No exact translation found for الأمثال في القرآن
Translate Turkish Arabic الأمثال في القرآن
Turkish
Arabic
related Results
-
örnek (n.)more ...
-
misal (n.)more ...
-
ibret (n.)more ...
-
bağlama (n.)more ...
-
düğün (n.)more ...
-
Kuran (n.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
Examples
-
Biz bu misalleri insanlara anlatıyoruz ama onları , bilenlerden başkası düşünüp anlamaz .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
İşte bu örnekler ; Biz bunları insanlara vermekteyiz . Ancak alimlerden başkası bunlara akıl erdirmez .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
Biz bu misalleri insanlara veriyoruz , onları ancak bilenler anlayabilir .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
Ve işte örnekler , onları insanlara gösterip durmadayız ve bilgi sahiplerinden başkaları anlamaz onları .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
Bunlar bizim , insanlara vermekte olduğumuz örneklerdir ki ilim sahiplerinden başkası onlara akıl erdiremez .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
İşte biz , bu temsilleri insanlar için getiriyoruz ; fakat onları ancak bilenler düşünüp anlayabilir .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
İşte biz bu temsilleri insanlar için getiriyoruz ; fakat onları ancak bilenler düşünüp anlayabilir .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
İşte bazı gerçekleri anlatmak için , Biz bu kabil temsiller getiriyoruz , ama bunları , ancak ibret almasını bilenler anlar .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
Bu örnekleri halk için veririz ve onları bilen kimselerden başkası düşünüp anlamaz .« وتلك الأمثال » في القرآن « نضربها » نجعلها « للناس وما يعقلها » أي يفهمها « إلا العالمون » المتدبرون .
-
( Sizden önce ' Ad ve Semud gibi ) kendilerine yazık eden milletlerin yerlerinde oturmuştunuz , onlara nasıl yaptığımız , size belli olmuştu ve size benzetmeler de yapıp anlatmıştık ( değil mi ? ) "« وسكنتم » فيها « في مساكن الذين ظلموا أنفسهم » بالكفر من الأمم السابقة « وتبين لكم كيف فعلنا بهم » من العقوبة فلم تنزجروا « وضربنا » بينا « لكم الأمثال » في القرآن فلم تعتبروا .